İlk kez 1999 yılında Kevin Ashton tarafından bir şirket için hazırladığı sunumda kullanılan iot - IoT kavramı gelişen teknoloji ile birlikte, ortaya çıktığı günkü halinden daha geniş bir vizyona erişti. Nesnelerin İnterneti "benzersiz bir şekilde adreslenebilir nesnelerin kendi aralarında oluşturduğu, dünya çapında yaygın bir ağ ve bu ağdaki nesnelerin belirli bir protokol ile birbirleriyle iletişim içinde olmaları" olarak tanımlanır. Ayrıca bu kavramı kabaca; çeşitli haberleşme protokolleri sayesinde birbirleri ile haberleşen ve birbirine bağlanarak, bilgi paylaşarak akıllı bir ağ oluşturmuş cihazlar sistemi olarak da tanımlamak mümkündür. 1991 yılında Cambridge Üniversitesi'ndeki yaklaşık 15 akademisyenin kahve makinesini görebilmek için kurduğu kameralı sistem o günün koşullarında değerlendirildiğinde ufuk açıcı bir uygulamaydı.
İnsanların yaşamları, çevremizde birbirleriyle iletişim kuran ve örneğin verileri bir hedef adrese yönlendirme yetenekleri aracılığıyla uzun süredir farklı nesnelere sahiptir. Nesnelerin İnterneti, Nesnelerin İnterneti, insanlık için her geçen gün daha önemli hale geliyor. IoT için günümüzde en yaygın kullanım alanı; ortak kamusal alanlar olan metro istasyonları aynı zamanda belediye istasyonlarıdır. Günlük hayatında toplu taşıma araçlarını çok kullanmak zorunda kalan herkes, bekleyen aracınızın nerede olduğunu ve ne zaman geleceğini anında bilmenin çok önemli olduğunu bilir. Aynı zamanda hayatınızı organize etmek için en iyi yardımcılardan biridir. IoT cihazları arasında pek çok ortak nokta var. Bunlardan bazıları; büyük miktarda veriyi hiç zorlanmadan işleyebilmekte, kaydedebilmekte ve bize sunabilmektedir.
Akla gelebilecek herhangi bir nesne, teknolojik entegrasyon yoluyla akıllı hale getirilebilir. Örneğin bir kutu, içinde kaç kilogram ürün olduğunu veya ne kadar dolu olduğunu tespit etmek için çeşitli sensörler ve araçlar ile entegre edilebilir. Ek olarak, nesnelere Wi-Fi, Bluetooth veya benzeri ağ araçları aracılığıyla erişilebilir veya iletişim kurulabilir. Bu sayede diğer nesneler veya kişilerle bağlantı kurularak faydalı amaçlar için kullanılabilir. Örneğin, dolum oranı %10'un altına düştüğünde, reçel kavanozu olarak kullanılan akıllı bir kavanoz, ağ üzerinden sıkışmanın bitmek üzere olduğuna dair bir mesaj göndererek, diğer nesneleri veya kimde varsa doğrudan uyarabilir. Ek olarak, bir bakkal müşterisi, evde ne kadar reçel kaldığını görmek için mobil cihazından evindeki bir telefona bağlanarak doluluk oranını kontrol edebilir. IoT çalışma sistemi; veri toplama, verilerin işlenmesi ve iletilmesine dayanmaktadır.
IoT sadece cihazları internete bağlamak olarak düşünülmemelidir. o kadar basit değil. Bilgi üretimi, güncelleme, bireylerle etkileşim vb. dikkat edilmelidir. Diğerleri, IoT'yi sanayi devriminin bir sonraki aşaması olarak görüyor. Teknoloji, fiziksel cihazların dijital alana girmesine izin verdiğinde durum buydu. Yeni dijitalleşme ve akıllı üretim teknolojileri ile tasarım yenilikleri yaratma kavramı, çağımızın birçok alanında dönüşüm teknolojisinin yerini almaktadır. Bu konsept müşteri ilişkileri yönetimi, bankacılık, akıllı ev, endüstriyel uygulamalar ve daha birçok uygulama alanında kullanılmaktadır. Nesnelerin İnterneti örneğini inceleyerek bu konuyu daha iyi anlamak ve özellikle hayatımızı nasıl etkilediğini netleştirmek mümkün.
GRL BİLİŞİM VE İNOVASYON A.Ş.
M.S.T.O. Sicil No: 51795 | Mersis No: 0411073318100001 | Kep Adres: grlbilism@hs01.kep.tr | Copyright© 2020